Rahatsızlıklar

Crohn Hastalığı (İltihabi Bağırsak Hastalığı) Nedir? Belirtileri ve Tedavisi

Crohn hastalığı, sindirim kanalının kronik, yani süreğen iltihabi bağırsak hastalığıdır. Kesin nedeni bilinmemekle birlikte aşağıdaki gibi bazı nedenlerden kaynaklı olabileceği düşünülmektedir.

Crohn (İltihabi Bağırsak Hastalığı) Hastalığı Nedenleri

Bağışıklık Sisteminin Bozulması

Crohn hastalığı

Normalde bağışıklık sistemi vücudu bakteri ve virüs gibi mikroplara karşı korur, vücuttaki zararlı hücre ve molekülleri ortadan kaldırır. Crohn veya ülseratif kolit gibi iltihabi bağırsak hastalığı (İBH) olan kişilerde immün sistem aşırı tepki vererek sindirim sisteminde iltihabi yanıtın şiddetlenmesine ve ülser isimli yaraların açılmasına neden olur. Araştırmacılar buna bateri veya virüslerin neden olduğunu düşünmektedir.

Ailesel Faktörler

Crohn hastalığı görülen ailelerin bireylerinde görülme sıklığı artmaktadır. Ülseratif kolit veya crohn hastalığı olan kişilerin %15-20’sinin de aile bireylerinde de İBH bulunmaktadır. Aile bireylerinde İBH olan kadınlarda, erkeklere göre daha fazla İBH görülme riski vardır. Ailesel genetik geçiş önemli olup Musevilerde daha fazla görülmektedir.

Çevresel Faktörler

Yetersiz fiziksel aktivitede bulunanlar, yüksek sosyal ve ekonomik durum, gelişmiş ülkelerde yaşama gibi çevresel faktörler İBH görülme riskini artırmaktadır.


Crohn Hastalığında Bulgu, Belirti ve Yakınmalar

chorn hastalığı belirtileri

Crohn hastalığı ataklarla seyreder. Kadınlarda görülme oranı daha fazladır. 20’li yaşlardan sonra daha sık görülür. Crohn hastalığı, sindirim sisteminin herhangi bir bölümünü tutması nedeniyle yakınmalar tutulan bölgeye göre değişir.

Crohn Hastalığında en çok görülen belirtiler

  • Kramp tarzında karın ağrısı
  • İshal
  • Bulantı
  • Kusma
  • Ateş
  • Kilo kaybı
  • Halsizlik
  • Güçsüzlük
  • Karında şişkinlik hissidir
  • Karın ağrısı yemeklerden sonra artabilir

Hastalık yavaş yavaş başlar. Karın muayenesinde eke gelen şişlikler olabilir. Hastanın renk soluktur. İshal nedeniyle vücutta sıvı kaybı gelişebilir. Bu duruma ağız kuruluğu, çarpıntı, baş dönmesi, göz kararması, baş ağrısı, halsizlik ve tansiyon düşüklüğü eşlik edebilir. Kalın bağırsağı tutarsa kanlı ishal gelişebilir. Kalın bağırsağı tutan olgularda kanser riski artabilir.

Çocuklarda besin maddelerinin emilememesine bağlı gelişme geriliği oluşabilir. Bu yakınma ve belirtilerin hepsi görülmeyebilir. Ayrıca makatta ağrı ve akıntı, deride yaralar, kızarık ve hassas kitleler ya da akıntılı ülserler gelişebilir.

Makat bölgesinde apseler, çatlaklar ve eklem ağrıları da görülebilir

Crohn hastalığının bağırsak duvarını tam kat tutması nedeni ile iltihabi olay komşu organları da etkilemekte ve bağırsak ile komşu organlar arasında fistül adı verilen kanallar gelişmektedir.

Crohn hastalığı belirtileri

En çok bağırsak-bağırsak, bağırsak-idrar torbası (mesane), bağırsa-rahim arasında fistül gelişmektedir. Fistülün açıldığı organdan dışkı gelir. Fistül apseye de neden olabilmekte ve makat çevresinde de görülebilmektedir.

Bunun haricinde az sayıda hastada gözde ağrı, bulanık görme ve ışığa hassasiyet ile ortaya çıkan üveit şeklinde göz tutulumu olabilir; bu yakınmalar olursa acil olarak göz hekimine başvurulmalıdır. Sklerozan kolanjit adı verilen ve safra yolları tutulumu gibi tablolarda ortaya çıkabilir.

Kan tetkiklerinde anemi (kansızlık) ve beyaz kan hücrelerinde artış görülebilir. Süreğen iltihabın varlığını gösteren CRP ve sedimantasyon yüksekliği söz konusudur. Mikroplarla meydana gelen ishalden ayırmak için dışkı tahlili yapılır. Ancak kan tetkikleri tanı koymak için yeterli değildir. Ultrasonla hastalığın karındaki yerleşim yeri saptanabilir. Çekilecek röntgen ile bağırsak duvarı kalınlaşması, fistül ve apse gelişimi izlenebilir.

Kesin tanı ve ayırıcı tanı endoskopi ve sindirim kanalından alınacak parçanın patolojik incelenmesi ile konur.


Crohn Hastalığı Tıbbi Tedavi Yöntemleri

Crohn hastalığının henüz tam olarak bir tedavisi yoktur. Tedavide kullanılan ilaçlar hastalığın ilerlemesini yavaşlatır ve yakınmaların kontrol altına alınmasını sağlayabilir. Tedavide iltihabı engellemeye yönelik ilaçlar kullanılmaktadır.

Sülfosalazin ve 5-aminosalisilik asit en sık kullanılan ilaçlardır. Bunlar, hafif ve orta şiddetteki hastaların tedavisinde gerektiğinde uzun süre kullanılmaktadır. Sülfosalazin’in kullanan hastalarda yan etkiler görülürse (bulantı, kusma, baş ağrısı, deri döküntüsü, ishal ve zayıflama gibi) 5-aminosalisilik asit kullanılmaktadır.

Crohn hastalığı Bufalo hörgücü

Steroid Kullanımı

Yukarıda bahsedilen ilaçlara yanıt veremeyen veya şiddetli olan vakalarda tedaviye steroid (prednizolon) ilaçları ile devam edilir. Steroidlerin aşırı kilo alma, vücutta yağ dağılımının bozulması (yüzde, karında ve ensede yağ toplanabilir; aydede yüzü, bufalo hörgücü gibi isimlendirilen görünüme sebep olabilir) tansiyon yükselmesi, ödem, şekerin yükselmesi, ciltte çatlak ve sivilcelerin oluşması, kemik erimesi, kas gücünde azalma, katarakt, psikolojik bozukluklar ve adet düzensizliği gibi yan etkileri olabilmesi nedeni ile takibi önemlidir.

Uzun süre steroid alan kişilerin doktordan habersiz birden ilacı kesmesi de Addison krizi denen böbrek üstü bezinin yetmezliği ile karakterize olmuş sorunlara neden olabilir. Steroid ilacının süresi ve dozları hastalığın durumuna göre ayarlanır.

Bağışıklık sistemini düzenleme

Bağışıklık sistemini düzenlemeyi veya kontrol altına almayı sağlayan ilaçlarda şiddetli İBH olgularının tedavisinde kullanılır. Bu grup ilaçlar arasında siklosporin, metotreksat, azotiyopürin ve 6-merkaptopürin gibi ilaçlar vardır.

Bu ilaçların çoğu aynı zamanda kanser tedavilerinde de kullanılmaktadır. Temel özellikleri bağışıklık sistemini baskılamak olduğu için ciddi yan etkileri bulunabilmektedir.

Antibiyotik kullanımı

Eğer kişide apse oluşumu varsa uygun antibiyotik tedavilerinin eklenmesi gereklidir. Eğer şiddetli ataklar varsa hastanın mutlaka istirahat etmesi, mümkünse bir hastahaneye yatırılarak takip edilmesi, sulu, yumuşak ve besin değeri yüksek ishal önleyici diyetin takip edilmesi gerekir.

Cerrahi Müdahale

Crohn hastalığında hastaların yaklaşık %75’inde, hastalıkları süresince en az bir defa cerrahi tedaviye gereksinim duyulur. Bu cerrahi tedavinin bir kısmı hayatı tehdit eden komplikasyonlara bağlı olarak acil durumlarda yapılmaktadır.

Crohn Hastalığında acil durumlar;

  • Aşırı kanama
  • Bağırsak delinmesi
  • Karın zarı iltihabı (peritonit)
  • Karın zarı apnesi
  • Bağırsak tıkanıklığı
  • Toksik megakolon (kolonun ani olarak belirgin genişlemesi ve bağırsak kas gerginliğinin kaybı)

Ayrıca ilaçlara yanıtsız yakınmaların olması, apse ve fistül oluşumları, makat bölgesindeki yakınmalar da cerrahi girişim gerektiren diğer durumlardır.

Ancak cerrahi tedavinin, Crohn hastalığını tedavi edici özelliğinin olmadığı, hastadaki bulguların düzeltilmesi veya azaltılmasına yönelik olduğu unutulmamalıdır.

Cerrahinin amacı bağırsağın olabildiğince korunup hastanın yaşam kalitesini arttırmaktır. Hastaların çoğunda ikinci, atta üçüncü defa cerrahi müdahalelere ihtiyaç duyulabilmektedir. Eğer bir hasta ameliyat olduysa, 3 yıl içinde hastalığın tekrarlama oranı %30, 5 yıl içinde ise %50’dir.


Crohn Hastalığında Beslenme

süt

İBH olan bazı kişilerde laktaz enzimi yetersiz olduğu için, sütte bulunan laktoz isimli süt şekerini bağırsaklarda metabolize edemezler ve buna bağlı karın ağrısı, gaz ve ishal atakları gelişebilir.

Laktoz intoleransı olarak isimlendirilen bu durum yaş ilerledikçe daha sık görülür. Bu yakınmaları olan İBH hastalarının süt ve süt ürünlerini tüketmemeleri gerekir. Laktaz enzimi içeren destek ürünleri, süt tüketimine bağlı yakınmalara karşı yardımcı olabilir.

Crohn hastalığında ince bağırsaklarda harabiyet olduğu için yağların bu bölgeden emilimi bozulur ve bağırsağa geçen yağlar ishali daha da arttırır. Tereyağı, margarin, kremalı soslar ve kızartılmış ürünler tüketilmemelidir.

Çiğ meyve, sebze ve tam tahıl ürünleri gibi liften zengin gıdalar ishal yakınmalarını arttırabilir. Bu nedenle hoşaf, komposto, buğlama, haşlama veya kısık ateşte pişirme gibi yöntemler gıdaların sindirilmesini daha kolay hale getirir.

Brokoli, karnabahar, kuru yemiş, çekirdek, mısır ve patlamış mısır gibi lifli gıdalar dışkılamayı arttırabilir bu nedenle kontrollü tüketilmelidir. Dışkı oluşturma kapasitesi düşük olan az lifli gıdalar tercih edilmelidir.

Baharatlı gıdalar, alkol ve kafeinli gıdalar yakınmaları arttırabileceği için tüketilmemelidir.

Günlük olarak 2-3 ana öğünden ziyade daha küçük 5-6 öğün halinde beslenme planlanmalıdır.

Günlük en az 8 bardak su tüketilmelidir. Kafeinli içecekler veya alkol ishali arttırabileceği için tüketilmemelidir. Karbonatlı içecekler (soda, gazoz, kola gibi) gazı arttıracağı için kısıtlanmalıdır.

Crohn hastalığında mineral ve vitamin eksikliği gelişebileceği için multivitamin-mineral içeren destekler faydalı olabilir.


Crohn Hastalığı (IBH) Yaşam Tarzı Değişiklikleri

Sigara içenlerde crohn hastalığı riski daha fazladır. Ayrıca sigara içilmesi belirti ve yakınmaları da arttırabilir. Atakların sıklaşmasına, tedavi ihtiyacının ve cerrahi müdahale sıklığının artmasına neden olur. Sigaranınn bırakılması birçok sağlık yararı yanında bağırsakların daha sağlıklı çalışmasını sağlar.

crohn hastalığı biofeedback

Stres, crohn hastalığına neden olmamakla birlikte hastalığı olanlarda alevlenmeye ve yakınmaların artmasına neden olabilir. Stresi olanların mide boşalımı daha yavaş olup daha asidiktir (ülser riskini arttırabilir), bağırsakların hareketi daha yavaştır.

Stresten sakınmak her zaman mümkün olmasa da stres ile mücadele etme yöntemleri geliştirilmelidir. Hafif- orta şiddette egzersiz yapmak stresi, depresyonu azaltırken bağırsak hareketlerini normalleştirir. Biofeedback gibi gevşeme teknikleri kasların gevşemesini, stresin azalmasını ve kalp hızının yavaşlamasını sağlar. Nefes egzersizleri de çok yararlıdır.


Crohn (IBH) Hastalığında Önerilen Besin Takviyeleri

  • Probiyotikler
  • Balık Yağı
  • Glutamin
  • Arpa ve Buğday Çimi Suyu
  • Sindirim Enzimleri
  • Multivitamin ve Mineral Kompleksi

Crohn Hastalığı ve Probiyotikler

probiyotikler

Crohn hastalığında, normal bağırsak florası kaybolması nedeniyle ciddi sindirim ve bağırsak problemleri ortaya çıkabilir. Bağırsak florasını probiyotikler ile desteklemek gereklidir.

Besinlerin sindirimine destek olmak yanında kabızlık ve ishal şikayetlerini de en aza indirmek amacıyla günde 3-4 kez 250 mg Saccharomyces boulardi ve S. cerevisiae takviyesi önerilir.

Crohn Hastalığı ve Balık Yağı

Balık yağı enflamasyonu azaltabilen ve crohn semptomlarını hafifletmeye yardımcı olan omega-3 yağ asitlerini içermektedir. Balık yağı takviyesi hastalığın nüksetmesini ve daha kötüye gitmesini engellemek amacıyla verilir. Günlük en az 3-6 gram balık yağı alınması önerilir.

Crohn Hastalığı ve Glutamin

Bağırsakların dış kısmında bulunan bir aminoasittir. Günde 3 kez 1000 mg dozda aç karnına alınması önerilir.

Crohn Hastalığı ve Arpa-Buğday Çimi Suyu

Bağırsaklarda enflamasyonu baskılayıp gerekli besinsel elementlerin vücuda takviye edilmesini sağlar. Sıvı halde alınabileceği gibi toz halde meyvesuyu veya su ile birlikte alınabilir.

Crohn Hastalığı ve Sindirim Enzimleri

Ciddi bağırsak hasarı olan kişiler sindirim enzimlerinden de yoksundur. Lipaz dahil çeşitli pankreatik enzimlerin takviye edilmesi gereklidir.

Günde 1-2 kapsül yemeklerle birlikte besinlerin absorbsiyonu (emilim) ve sindirimine destek olmak için hekim kontrolü ve tavsiyesi ile sindirim enzimleri alınmalıdır.

Crohn Hastalığı ve Multivitamin – Mineral Kompleksi

Crohn hastalarında iştah yoksunluğu, beslenme bozukluğu ve besinlerin sindirilmeden atılması nedeniyle ciddi vitamin ve mineral eksikliği görülmektedir.

Özellikle A Vitamini, B12 Vitamini, C Vitamini, D Vitamini, E Vitamini ve K vitamini ve folik asit ile kalsiyum, bakır, magnezyum, selenyum ve çinko seviyeler de düşüktür.

Bağırsaklarda ciddi hasar görülen kişilerde B12 vitamininin yeterli emilmesi de mümkün değildir. Eksikliği saptanırsa B12 enjeksiyonu yapılması gerekebilir.

D vitamini eksikliğine de sık rastlanır. Günde 1000 IU D vitamini takviyesi crohn hastalarına kemik erimesini önlemek amacıyla önerilir.

Kronik ishale bağlı olarak K vitamini eksikliğine de rastlanabilmektedir. Crohn hastalığında kullanılan antibiyotikler K vitamini üreten yararlı bakterilerin de üremesine engel olmaktadır.

Ayrıca bakır, çinko, demir ve folik asit takviyeleri de gerekli olabilir. 25-50 mg çinko yanında 2-3 mg bakır takviyesi ile birlikte önerilmektedir.


Crohn Hastalığında Önerilen Bitkisel İçerikli Takviyeler

Tıbbi papatya, civanperçemi ve meyan kökünden iltihabi süreci baskılamak için yararlanılabilir. İshali önlemek için meşe kabuğu, yeşil çay ve cadı fındığı yaprağı gibi tanen içeren droglardan yararlanılır. Müsilaj içeren hatmi ve kırmızı karaağaç kabuğu da bağırtaklarda irritasyonu hafifletmek ve mukozada tahrişi önlemek için yararlıdır.

Boswellia

boswellia

Geleneksel Hint tıbbı Ayurveda da kullanılan Boswellia serrata bitkisinin bir reçinesidir. Nonsteroidal anti-enflamatuar ilaçlara benzer bir şekilde ağrı ve enflamasyonu azaltmaktadır.

Midede tahrişe neden olmaması da bu bitkisel destek için bir avantajdır. Antienflamatuar etkisi nedeniyle crohn hastalarına 8 hafta süreyle günde 3 kez 550 mg önerilir.

Kurkumin (Zerdeçal etken maddesi)

zerdeçal

Zerdeçal (Turmeric) olarak bilinen Curcuma longa bitkisinin rizomlarında bulunan güçlü antioksidan ve antienflamatuar etkiye sahip bir bileşiktir. Günde 500-8000 mg zerdeçal tozu veya bitkinin rizomları ile hazırlanmış çayı da önerilmektedir. Emilimini arttırmak için bir tutum karabiber de eklenmelidir. Ayrıca günde 1 gram kurkumin de ülseratif kolitin iyileşmesine destek amaçlı önerilir.

Kaynak: Prof. Dr. Canfeza Sezgin – Tam Şifa Kitabı

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu