Beslenme

Glüten İntoleransı Nedir? Büyük Taklitçi Glüten intoleransı Belirtileri

Glüten intoleransı Çölyak olmayan (non celiac) , Çölyak hastalığından kat kat daha fazla görülmektedir. Bu glüten hassasiyetleri, çölyaktan daha farklı klinik tablolarla ortaya çıkar.


Glüten intoleransı’nın taklit ettiği hastalıklar

Tıp terminolojisinde böyle durumlara ‘büyük taklitçi’ denir. Bunlar başka hastalıkları taklit eden gizli glüten hassasiyetleridir. İşte o hastalıklar

  • Migren
  • Romatizma
  • Haşimato
  • Fibromiyalji
  • Vücut döküntüleri
  • Dermatitis herpetiformis
  • Diyabet
  • Sedef benzeri döküntüler
  • İyileşmeyen vücut ağrıları
  • İyileşmeyen baş ağrıları
  • Alerjiler
  • Sebebi bilinmeyen kaşıntılar

Bu gizli gluten İntoleransı’nın toplumdaki oranının yüzde 4 ila 6 arasında olduğu düşünülmektedir. Yüzde 6 görüldüğünü varsayarsak, Türkiye nüfusunu da yuvarlak hesap 80 milyon kişi kabul etsek, 4 milyon 800 bin kişide gizli gluten İntoleransı var demektir.

900 bin Çölyak hastası ile toplayınca, ülkemizde toplam 5 milyon 700 bin kişi glüten hassasiyetinden mustarip. Ancak bunların sadece 10 bin kadarına tanı konulmuş durumda.

Diğer insanlar kendilerinde Glüten İntoleransı olduğunu bilmeden, ‘Bende romatizma var, bende diyabet var, bende migren var’ diye yaşıyor.


Glüten İntoleransı Belirtileri

Aşağıdaki hastalıklardan herhangi birinden şikayetçi iseniz, aslında altta yatan sebep glüten hassasiyeti olabilir!

  • Eklem romatizması
  • Kısırlık
  • Osteoporoz
  • Karaciğer yetmezliği
  • Anemi
  • Migren
  • Depresyon
  • Fibromiyalji
  • Kronik yorgunluk
  • Şizofreni
  • Reflü
  • Alerjiler
  • Cilt döküntüleri (Dermatitis herpetiformis)
  • Ülseratif kolit
  • Crohn hastalığı
  • Diyabet
  • Huzursuz Bacak Sendromu
  • İyileşmeyen vücut ağrıları
  • İyileşmeyen başağrıları
  • İrritabl barsak sendromu (İBS)
  • Tüm otoimmün hastalıklar

Glüten İntoleransı Belirtileri olan bazı hastalıklarla ilgili detaylı bilgiler için aşağıdaki yazılarımızı okumanızı öneriyoruz


Kısırlığın Sebebi Buğday

gluten intoleransı ve Kısırlık

Düşünsenize, “çocuğum olmuyor” diye tüp bebek merkezlerine taşınan, ciddi paralar ödeyen ve yıllarını bu tedaviye harcayan insanların önemli bir kısmı aslında kısır değil, çölyak hastası!

Ama kimse bunlara diyet vermiyor, “Buğdayı kesin” demiyor. Oysaki glütensiz diyetle beslenseler, zaten bir sene içinde hamile kalma şansları var. Üstelik ilaç kullanmadan, gereksiz maliyetlere ve strese girmeden…

ilgili yazı: Çölyak Hastalığı Nedir? Belirtileri ve Diyabet İlişkisi

Öyle bir gıda maddesi düşünün ki, yenildiğinde kısırlıktan kansere, diyabetten şizofreniye kadar pek çok hastalığın oluşmasına sebep oluyor. Ve birileri bu gıdayı dünyaya yaymak için elinden geleni yapıyor.

Dolayısıyla, romatizmada, kanserde, diyabette, kısırlıkta, alerjilerde, migrende, bağışıklık sisteminin baskılandığı durumlarda, tüm otoimmün hastalıklarda buğdayı kesmek şarttır.

Tabii ki, bütün migrenler, bütün kısırlık vakaları, bütün romatizmalar glüten İntoleransına bağlı değildir ama önce buğdayın kesilerek hastanın takip edilmesi zorunludur. Hasta belli bir süre buğday yemesin bakalım, hastalığın seyri ne oluyor?

Tüm tedavilerden önce glütensiz diyet verilmeli ve hasta takip edilmelidir. Romatizmada, diyabette, kanserde, migrende, sedefte verilen ilaçları düşünürseniz, bütün bunları yapmadan önce hastada basitçe buğdayı kesmek çok daha evladır. Hem mali açıdan, hem sağlık açısından.

Bugün itibariyle, Türkiye’de 5,5 – 6 milyon insanda buğdaya karşı hassasiyet var ama nedense sanki hiç böyle bir şey yokmuş gibi davranılıyor. Bu hastalara romatizma ilaçları, diyabet ilaçları, alerji ilaçları gibi bir sürü başka ilaçlar veriliyor. Hiçbir doktor, hastasına, ‘Buğdayı kes de takip edelim bakalım, şikâyetlerinde azalma var mı’ demiyor. Kimse insanları genetiği değiştirilmiş buğdayın zararları konusunda uyarmıyor.

Kısırlıktan kansere: Çağımızın biyolojik silahı buğday

Buğday ve Multipl Skleroz(MS)

Glüten hassasiyetlerine teşhis konulamamasının bir sebebi de glüten intoleransını gösteren sağlam bir testin olmayışıdır. Birtakım kan testlerimiz var ama bunların hiçbiri tam olarak doğru sonuç vermez. En güvenilir olanında bile yalancı negatiflik ve yalancı pozitiflik oranı vardır. Yani, Glüten İntoleransı olsa bile hastaların belli bir kısmında test normal çıkar. Dolayısıyla bu testleri yapmanın da bir anlamı kalmıyor.

Bugün elimizde bu kadar gelişmiş teknikler varken, niye glüten hassasiyetiyle ilgili sağlam bir test bulamıyoruz? Neden bununla ilgili daha sağlam sonuçlar veren testler geliştirilmiyor? Üzerinde tartışılması gereken bir konu.


Terörist Glüten Her Yerde Karşınızda!

gluten intoleransı sebebi besinler

Glüten İntoleransı olanların hayatı hiç kolay değildir. glüten sadece buğdaylı ürünlerin içinde yer almaz. Sadece ekmek, pasta, makarna, erişte veya bisküviyi kesmekle iş bitmez. glüten aynı zamanda birçok endüstri ürününün içinde katkı maddesi olarak da kullanılır.

Glüten vazgeçilmez bir katkı maddesi midir?

Bir kağıt bardakta, bir rujda glüten kullanılabileceği kimin aklına gelir? Ben şimdi bunların üreticilerine soruyorum, bu ürünlerde glüten niye kullanılıyor? glüten vazgeçilmez bir katkı maddesi midir? Bugün kimya biliminin geldiği noktada yaklaşık 80 bin tür ayrı kimyasal madde var. glüten’in yerini tutabilecek hiçbir madde bulamamış mı kimya bilimi?

Ben bir kozmetik firması sahibi olsam, yeni bir ürün çıkaracağım zaman içinde glüten olmamasına dikkat ederim. Niye? Çünkü toplumun 6 milyonu glüten hassasiyetine sahip. Glüten koyarsam, o 6 milyon kişi almaz bunu. Benim de piyasam daralır. Peki neden bu insanlar hâlâ ürünlerinin içine glüten koymaya devam ediyorlar?

Kozmetikte de Glüten

Üstelik sadece Türkiye’den bahsetmiyoruz, dünyanın her yerindeki kozmetik firmaları ürünlerinde glüten kullanıyor. Bir rujun, kozmetik ürününün içine glüten koymanın manası nedir? Sanki birileri Gülten’i yaymaya çalışıyor… Her şeyin içine koyuyor, insanların Gülten’e temasını artırıyor.

Hiç ekmek, makarna, erişte yemeyen bir insan bile oradan buradan Gülten’e temas ediyor ve glüten hassasiyeti gelişiyor. Bunun sonucunda da hastalanıyor. Sonra da birileri ona ilaç satıyor…

Glüten ile bizi hasta ediyorlar

Ben burada çok sistemli, planlı bir hareket olduğunu düşünüyorum. Kanaatimce, belli bir dönemden itibaren glüten’in insan sağlığına ne yaptığını, bunun kendilerine nasıl bir ticari fırsat doğurduğunu anladılar.

Bilimsel kurullara buğdayın daha fazla yenilmesi, Glüten’in daha fazla kullandırılması için görevler verdiler. Besin piramitleri oluşturdular, arkasından ilaçlar çıkardılar, o ilaçları satmak için uğraştılar.

Önce bizi hasta edip, sonra da kimyasal ilaçları verdiler.

Kaynak: https://www.umitaktas.com/tedaviler/colyak/buyuk-taklitci-gluten-intoleransi

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu