Yüksek Tansiyon (Hipertansiyon) Nedir? Zararları ve Tedavisi

Mutlu ve Sağlıklı

7 yıl önce

Hipertansiyon Nedir? Zararları ve Tedavisi

Yüksek Tansiyon (Hipertansiyon) Nedir?

Yüksek Tansiyon (Hipertansiyon), basitçe anlatmak gerekirse yüksek kan basıncı anlamına gelmektedir. Kan damarları kalpten çıkarak tüm organlara ve hücrelere gerekli oksijen ve besin maddelerini ulaştırmakla görevli kan hücrelerini taşımaktadırlar. Damarlardaki kanın hücrelere ulaşması ancak bir basınçla mümkün olmaktadır. Bu basınca da kan basıncı denmektedir.

Günümüzde kabul edilmekte olan kan basıncı değerleri istirahat halinde normal bir yetişkinde 120/80 dir. İnsanlarda kan basıncı uyku sırasında düşük, sinirli ya da heyecanlıyken yüksek çıkmaktadır. Normal olarak sürekli kan basıncı 120/80 üzerinde olan kişiler hastalık adayı olarak kabul edilmektedir. Hastalarda kan basıncı devamlı olarak 140/90 üzerinde seyretmekte ise hipertansiyondan bahsedilmektedir. Yüksek tansiyon kalp hastalıkları için ana bir risk faktörlerinden biridir.

Tedavi edilmediği taktirde beyin dolaşımı, kalp, damar, göz ve böbrek hastalıkları için, ciddi hastalığa ve ölüm oranlarında artışa sebep olmaktadır. Teşhis yapıldıktan sonra tedaviye başlanırsa artan kan basıncı düşürülmekte, kalp ve kan dolaşım sistemini hastalık riskini azaltmaktadır.

Yüksek Tansiyon (Hipertansiyon) Çeşitleri

Birincil hipertansiyon: Yüksek tansiyom vakalarının %95’inin nedeni bilinmediğinden esansiyel hipertansiyon olarak adlandırılmaktadır. Bilindik kesin bir nedeni bulunamamıştır.
İkincil hipertansiyon: Böbrek doku ve damarlarındaki bozukluklar, böbrek üstü bezinin çeşitli hastalıklarından, doğum kontrol hapı, kortizon, soğuk algınlığı ilaçlarından kaynaklana bilmektedir. Ayrıca gebelik, beyin tümörü veya kafa içi basıncın artması, son olarak alkol kullanımı gibi çeşitli nedenlere bağlı olmaktadır.

Yüksek Tansiyon (Hipertansiyon) Risk Grupları

Esansiyel tipte yüksek tansiyonun nedeni bilinmemekle birlikte gelişmesini kolaylaştıran bazı faktörler aşağıdaki gibidir.
Kalıtım yani ailesel yatkınlık
Cinsiyet, erkeklerde çok sık görülmekle birlikte, bayanlarda ise genel olarak menopoz dönemi sonrası görülmektedir.
Obezite, alkol ve sigara
Diyabet, yanlış beslenme ve tuzlu yapılan diyetler
Hareketsiz bir yaşam şekli
Stres ve doğum kontrol hapları kullananlar olarak sıralaya biliriz.
Hiper TansiyonHipertansiyon belirtileri

Zaman zaman gizli bir şekilde belirti vermeden ortaya çıktığı gibi özellikle ense kökünde katlanılmaz tarzda baş ağrısı, bulantı, kusma, burun kanaması, uyuşukluk, yorgunluk, kulak çınlaması, bulanık görme veya gözlerde kararma gibi belirtileri göz ardı edilmemeli ve mutlak suretle hipertansiyon yönünden araştırılmalıdır.

Yüksek Tansiyon (Hipertansiyon) Vücuda Zararları

Damar sertliği oluşturur.
Beyin kanaması ve felç geçirme olasılığı arttırır.
Kalp krizi ve yetmezliği riski çoğalır.
Gözlerde görme kaybına sebep olur.
Kişinin yaşam kalitesinde düşme ve ömrünü kısaltmaktadır.

Yüksek Tansiyon’dan (Hipertansiyon) Korunma

Öncelikle ilaçlı tedaviler dışında nelere dikkat etmek gerektiğine bir bakalım. Tuz alımının kısıtlanması, ideal kilomuzun üzerine çıkılmaması, sigara kullanıyorsanız biran önce bırakılması, alkol tüketiminin sonlandırılması, düzenli olarak egzersizlere başlanması ve stres kontrolünün sağlana bilmesi için yoga ve meditasyon gibi gevşeme tekniklerinin uygulanması gerekmektedir. Bu yöntemlerle tansiyonunuz istenilen seviyeye gelmiyor ise çeşitli tansiyon düşürücü ilaçlar içinde doktorunuzun onayı ile kullanabilirsiniz.

Yüksek Tansiyon (Hipertansiyon) Tedavisi

Hipertansiyon tedavisinde asıl amaç, organ hasarlarının önüne geçerek sakatlık ve ölümlerin önüne geçmektir. Öncelik olarak mevcut kardiyovasküler risk faktörleri ve hedef organ hasarları tedavi edilmek zorundadır. Sekonder yüksek tansiyon olan hastalarda yanı hipertansiyonu başka hastalığa bağlı olan kişilerde öncelikle hipertansiyona yol açan durum ortadan kaldırılmalıdır. Hipertansiyonun nedeni saptanamıyor ise kan basıncı, hastaların yaşam düzenini değiştirilerek yada ilaçla düşürülmelidir. Hastalarda ilaçsız tedavi kesinlikle ihmal edilmemelidir.